Bilgisayar dersimizin yeni projesi dijital öykü oluşturmaktı. En başta çok meşakkatli bir yola çıkıyormuşuz gibi geldi. Hiç bilmediğimiz bir konuda yeni şeyler öğrenince çok zor, yapılması için kafa patlatmak gerekir sandık. Ama hepimiz bu görevi alnımızın akıyla tamamladık.
Konu seçimiyle çok uğraştım. Sonunda canımın içine ileride yaşarsam hediye ederim, fonksiyonel olur diye düşündüm. Öykü seçimini geç yaptığımdan dolayı metni hazırlamaya zaman kalmadı. Oturup ilk aklıma gelen, yüreğimden kopan sözleri yazdım, derledim. Konu zaten benim için hep revaçta bu sebepten eğlenerek yaptım. Ses kaydı için arkadaşımın telefonunu kullandık ama sorun çıktı, başka bir arkadaşımın bilgisayarını kullandık. Görüntü bulmakta hiç zorluk çekmedim, yaklaşık 1000 tane fotoğraf vardı elimde. Fon müziğini de youtube dan buldum. Şanslıydım hemen karşıma çıktı müziğim. Sonunda güzel bir şey çıktı ortaya. Kim ne düşünür bilmiyorum ama emek verdiğin şeyin gözüne kötü görünmesi mümkün değil bence. Hele de bilgisayarı hayatında erteleyip, üretime geç kalan biri için…
Sınıfta projemizin görücüye çıkması da ayrı bir heyecanlıydı. Kulaklıkla hoparlör arasındaki farkı da görmüş olduk. Hoparlörle ses başka birine ait gibi geliyor. Dinlerken ses tonumun gerçekten böyle olmadığını ümit ettim.